cpm_inboxCount

Yazar adı gereklidir!

Göster Şifre gereklidir!

Şifreni mi unuttun?

Yazar adı gereklidir!

E-posta gereklidir!

Göster Parola gereklidir!

5 + 9 =

Şifrenizi mi unuttunuz? Endişelenmeyin! Aşağıdan kayıt olduğunuz e-posta adresinizi girin ve şifrenizi sıfırlayın.

E-posta gereklidir!

Girişe Dön

Kapat
  • veganlığın zor tarafları

    /
    2
    insanlar.
    kesinlikle vegan olmadan önce "hayvansal ürünleri tüketmeyeceğim için zorlanır mıyım? yeterli proteini alabilir miyim?" gibi endişelere kapılmayın. tek zorlanacağınız nokta saçma sapan argümanlarla sabır sınırlarınızı zorlayan insanlar olacak. bu insanlar genelde dalga geçercesine konuşur, bazen hakaret eder, baskı yapar, sizi delirtmeyi başardıktan sonra da asabi damgasını bir güzel yapıştırır. aylardır, yıllardır vegan aktivistler olarak bununla savaşıp asabi algısını yıkmaya çalışıyoruz. size tavsiyem, böyle insanlarla (vegan olacak potansiyele sahip olmayan) vaktinizi harcamayın ve enerjinizi tüketmeyin.
    iradedir.
    gerek veganlığa ilk adımı atmak olsun, gerekse insan, ürünlere ulaşılabilirlik, dışarıda yemek bulabilmek gibi etkenler olsun, eğer veganlığı sürdürebilen bir bireyseniz, iradeniz kuvvetli demektir ve bu iradeyi gösterebilmek pek kolay değildir bence. yukarıdaki yazar sonuna kadar haklıdır ama konu benim gözümde biraz daha kapsamlıdır. siz dalga geçercesine konuşan, saçma sapan argümanlar sunan insanlara rağmen devam edebiliyorsanız, dışarıda yiyecek bir şey bulamadığınızda bir marketten aldığınız muz ile elma ile idare ederim diyebiliyorsanız, sürekli vegan ürünlere ulaşamadığınızda, evinizde benzer menülerle hayatınızı sürdürüyorsanız çok büyük bir zorluğun üstesinden geliyorsunuzdur, helal olsundur.
    naveganlara açıklama yapmaktır. onların sorularına ve ithamlarına sakince yanıt vermeye çalışmaktır. bir de vegan arkadaş bulmaktır.
    Veganları eleştiren naveganlar ve veganlardır. Biri senin et yememenle kafayı bozmuştur diğeri ise yeterince vegan olamamanla kaşarlı tostu özlüyorum ne var bunda ama bunun için hayvanların sömürüldüğünü bildiğimden yemiyorum. Sanki canın arada sırada navegan şeyler çekmesi "günahmış" gibi davranılıyor. Canım çekti diye yemiyorum elbette bunu söyleyince yeteri kadar vegan değilmişim gibi hissettiriliyor. Böylece iki tarafa da ait hissedemiyorsunuz.
    veganlık iradeyi zorlamaz aslında navegan olup da özlenilen birçok şeyin vegan alternatifleri oldukça fazla. ama yurtta yaşarken bunlar zordu ve düşük bütçeniz varsa... aburcuburu çok sevmesem de arada kaçamak yapardım ve veganken zorlayan şeylerden biri bu, canım kek istediğinde bisküvi istediğinde ha diyince marketten istediğimi alamamak...

    sütü çok özlüyordum misal ama migroslarda bile bulamıyordum. zaten kendim yapmayı öğrendim. (gideri vardı yalan yok) ajdjdj

    bir de arkadaş ortamında bir şey yiyecekken uyum sorunu oluyor. mönü ve gidilen mekanlar zorlayabilir ama çözülemeyecek şeyler değil eğer yakınlarınız sizi desteklerse ortak bir yer bulunur.

    ve eveeet insanlara bu tercihini anlatmak zor. artık yormuyorum kendimi. merak eden gider araştırır okur öğrenir, alay etmesi için şans vermemeye çalışıyorum.
    vegan olunca bu sömürü sistemini algılamış oluyoruz ve bana göre veganlığın en zor yanı bu sistemin hiç bitmiycek olması "umut"suzluğu ve her geçen saniye bir sürü hayvanın acı çekmesi düşünceleri kadar zorlayıcı bişey yok bence
    Navegan bir arkadaşıma misafir olarak gittiğimde benim için ne pişireceği konusunda telaş etmesi. "Şimdi ben sana ne pişirsem. Ne yiyorsun ki sen?"
    24 saatin 10 saati mutfakta geçmesi. yaparken şunu da mı koysam yok bu sefer şunu koymayayım düşünceleri ile tava tencere ile uzun bakışmalar ve bu sırada yemeğin çoktan pişmiş olması
    veganlığın en zor tarafı, insan türüne kendini ifade edemeyen bir canın, hakkını savunmak olsa gerek. Bu güzel bir şey tabi ki ama bir o kadar da zor. benzer eşitsizlik durumlarını ele aldığımızda, ırkçılıkta, cinsiyet eşitsizliğinde vs. hepsinin durumdan şikayetçi olan, kendi davasında mücadele veren birincil bir kesimi var.



    ırkçılık için, bu davranışa maruz kalan kitle, cinsiyet eşitsizliğinde eşitsizliğe maruz kalan kitle var ama veganlığı ele aldığımızda, birincil kitle, kendi davasının mücadelesini veremeyen, sesini (en azından insanların anlayacağı dilde) duyuramayan bir kitle. Onların yaşam hakkını savunmak bizim mücadelemiz ve diğerleri ile kıyasladığımızda karşımıza çıkan bu büyük fark, sanki bu bizim kişisel rahatsızlığımızmış, biz duyar kasıyormuşuz ve kendimizi iyi hissetmek için mücadele veriyormuşuz izlenimi veriyor.
    Benim için insanlar. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan insanlar, soru sormalarını anlayabiliyorum ki zaten sorsunlar anlatalım. Ama ne konuştuklarını bilmeyen insanları dinlemek çok yorucu, bu her zaman sıradan bir insan da olmayabiliyor, sevdiğin saydığın bir aile büyüğü ya da bir yakının olabilir kibar kibar işte tam o şekilde değil diyip konuyu kapatmaya çalışıyosun. Aşırı yorucu aşırı zor. Bir kere gözümü bir noktaya dikip derin derin nefes alarak o zaman diliminin bitmesini beklemiştim
    vegansozlukcom vegansozlukcom vegansozluk