Et yemenin gerekçelendirilmesi / araştırma / 4Nler 4Ns
Hepçil yaşayanlara, et yemeyen bireylerin (vejetaryenler / veganlar) etiğe dayalı davranış bütünlerini ve yaşama alışkanlıklarını anlatma, ifade etme çabaları genellikle zorludur. Bu durumun sözlüğe de çeşitli başlıklarla yansıdığını görmek mümkün. Aslında bu iletişim zorluğunun başlangıç noktası birey, vejetaryen / vegan olduğunu söylediğinde, (belki henüz diyalog başlamadan) karşısındaki -toplum normunda- normal olan bireyde (muhtemelen bilince dayanmayan) örtülü bir suçluluk uyandırmasıdır. Bu duygu örüntüleri ile diyaloğun sevimsiz ve faydasız bir yöne kayması kuvvetli olasıdır. Her soru işareti uyandırmayan, hmmm burada da şöyle bir haklı yön olabilir dedirtmeyen ve agresif bir savunucu karşı söylemle bireyin kendi suçluluğunu bastırmasına neden olan diyalog, hayvan sömürüsünü azaltmaya katkı sunacak potansiyellerin ve potansiyel adayların kaybına neden olabilir. sömürüyü engellemek için bireysel olarak yaptıklarımızın yanında, diğerlerinde oluşturduğumuz bilinç, farkındalık ve yaygın etki alanı da önemlidir. Budizm, Jainizm, Maniheizm gibi bütün hayatın ve canlıların kutsal olduğu fikri üzerine kurulu şiddetsizlik temelli Ahimsa öğretileriyle temellenen, insan kadar hayvana da değer veren düşünü biçimlerine dayalı köklerden gelmediğimiz gibi; batının beyaz ırk eril erkek egemenliğinin normal dışı (ya da hiyerarşide alt sınıf) kabul ettiğini ötekileştirmeme (ırkçılık, cinsiyetçilik, türcülük, lgbti+fobi, ableizm, yaşçılık, beden olumsuzlama vb konularda) için oluşturduğu özde? ve sözde? arayışlarını da geriden takip ettiğimiz söylenebilir.
“Vegan doğma” oranları nedir? bilmiyorum, ama araştırmaların büyük çoğunluğu, gerekli bilgi, bilinç, farkındalık (hatta vicdan) alt yapısı oluşmadan veganlığı benimseyen bireylerin yaşamlarını vegan olarak sürdürme oranlarının düşük olduğunu gösteriyor. Diğer yandan da, uzun süredir vegan yaşayan bireylerin de, bu sürece birden geçmediklerini, aşamalı bir süreçle benimsediklerini gözlemlemek mümkün. Bu nedenle hayvan sömürüsünün daha büyük bir etki alanı ile engellenebilmesi için toplumda normal kabul edilen et yeme davranışına sahip bireylerin ne tür gerekçelerle et yemeyi devam ettirdiğini, nasıl gerekçelendirip, rasyonalize edip meşru bulduklarını bilmekte fayda olduğunu düşünüyorum.