Ekoeleştiri ile ilgili bir makale okurken kendisine rast geldim. hayvan ve doğa sömürüsünü ele alan şiirleri var.
İlham perisi için “yara bere içinde, kan revan bir hâlde, buram buram mezbaha ve barut kokuyor. Tırnaklarını kemiklerime dek geçirmiş, omuzumda durmaya çabalıyor” diyor.
Uygarlaşma adlı şiiri:
Kelimelerin kökü bende
Kanlı bir ağız tarihinden geliyor.Seslere bir vuracaksak vuralım
Yoksa cümle hayȃsızca sürüyor
[...]
Beton bina, büyük müze, otoban
Hem temizim, hem de nezih, steril
Nasılsa gözden uzak çalışıyor mezbaha
[...]
Orada olan bitene hâlâ
Olup bitmiyormuş gibiyiz hepimiz.
Uygarmışız, uygarlaşmışız
Gurur böyle gurulduyormuş göğsümüzde.